İhsan Oktay Anar'ın 'Telefon Melefon Yok' adlı eseri, yazarın kendine has üslubuyla harmanlanmış, fantastik ve tarihi öğeleri barındıran bir romandır. Kitap, okuyucuyu farklı zaman dilimlerinde ve mekanlarda gezinmeye davet ederken, aynı zamanda insanlık durumuna dair derinlemesine sorgulamalar yapmaktadır. Romanın ana temaları arasında zamanın akışı, kader, insan iradesi, teknoloji ve gelenek arasındaki çatışma, hafıza ve kimlik arayışı gibi konular yer alır. Anar, bu temaları işlerken mitolojik unsurları, masalsı anlatıları ve tarihi referansları ustaca kullanır. 'Telefon Melefon Yok', özellikle fantastik edebiyatı ve tarihi romanları seven okurlar için ilgi çekici olacaktır. Eserin sürükleyici anlatımı, zengin karakterleri ve düşündürücü felsefi altyapısı, okuyucuya unutulmaz bir deneyim sunar. Benzer eserler arasında Anar'ın diğer romanları olan 'Efrâtu'n Şiirleri', 'Kıyamet Alametleri' ve 'Amat', fantastik öğeleri yoğunlukla barındıran Ahmet Ümit'in bazı eserleri veya tarihi atmosferi başarıyla yansıtan Tarık Buğra'nın romanları sayılabilir. Kitap, okuyucuyu hem eğlendirmeyi hem de derin düşüncelere sevk etmeyi amaçlar.

İhsan Oktay Anar, 1960 yılında Yozgat'ta doğmuş Türk romancıdır. Edebiyat dünyasına adım attığı ilk günden itibaren kendine özgü, fantastik ve tarihi öğeleri harmanlayan üslubuyla dikkat çekmiştir. Anar'ın eserleri, genellikle Doğu ve Batı kültürlerinin, mitolojilerin, masalların ve felsefi düşüncelerin bir sentezini sunar. Romanlarında sıkça rastlanan metaforlar, semboller ve alegorik anlatımlar, eserlerine derinlik katmaktadır. Yazarın dili, Osmanlı Türkçesi'nden ve divan edebiyatından beslenen zengin bir kelime hazinesiyle örülüdür. Bu durum, eserlerine otantik ve mistik bir hava katarken, aynı zamanda bazı okuyucular için anlaşılması zor bir dil kullanımı olarak da algılanabilir. Anar'ın önemli eserleri arasında 'Yedi Bilge', 'Suskunlar', 'Kusursuz Leyla', 'Efrâtu'n Şiirleri', 'Kıyamet Alametleri' ve 'Amat' bulunmaktadır. Bu eserlerinde de kendine has anlatım biçimini ve temalarını sürdürmüştür. Anar'ın edebi kişiliği, Türk edebiyatında fantastik ve postmodern anlatım tekniklerini başarıyla kullanan nadir yazarlardan biri olarak kabul edilir. Eserleri genellikle eleştirmenlerden olumlu tepkiler alsa da, dilinin özgünlüğü ve içeriğinin yoğunluğu nedeniyle geniş kitleler tarafından farklı şekillerde yorumlanabilir. Yazarın eserleri, Türk edebiyatının çağdaş döneminde önemli bir yer tutmaktadır ve özellikle fantastik kurgu ve tarihi roman türlerine ilgi duyan okurlar için değerli bir kaynaktır. Anar'ın üslubunun en belirgin özelliklerinden biri, tarihi olayları ve karakterleri kurgusal bir zeminde yeniden yorumlayarak okuyucuya farklı bir bakış açısı sunmasıdır.