Farmer Giles of Ham, J.R.R. Tolkien'in yazdığı fantastik bir novella olup, Orta Dünya evreninde geçmemekle birlikte, yazarın kendine özgü mizahi ve masalsı üslubunu sergilediği önemli bir eserdir. Hikaye, Giles adında sıradan bir çiftçinin, krallığı tehdit eden devasa bir ejderha olan Chrysophylax'ı alt etmesiyle başlar. Giles, ejderhayı öldürmek yerine, ona rüşvet vererek uzaklaştırmayı başarır, ancak bu durum, kraliyetten gelen övgüleri ve ödülleri de beraberinde getirir. Giles, bu yeni statüsüyle birlikte bir şövalye olur ve kendisine bir kale verilir. Ancak, ejderhanın geri dönmesi ve Giles'in aslında onu öldürmediğinin ortaya çıkmasıyla olaylar karmaşıklaşır. Hikaye, Giles'in hem ejderhayla hem de kendi kibrinin getirdiği zorluklarla başa çıkma çabasını anlatır. Kitabın temel temaları arasında cesaret, sahtekarlık, ünün getirdiği sorumluluklar ve sıradan bir insanın kahramanlığa uzanan yolculuğu yer alır. Tolkien, bu eserde ortaçağ masallarından ve destanlarından esinlenerek, mizahi bir dille kahramanlık kavramını sorgular. Hedef okur kitlesi genellikle Tolkien hayranları ve fantastik edebiyat sevenlerdir, ancak hikayenin masalsı yapısı daha geniş bir okur kitlesine de hitap edebilir. Benzer eserler arasında Tolkien'in diğer kısa öyküleri (örn. Smith of Wootton Major, Leaf by Niggle) ve Orta Çağ epiklerinden esinlenen diğer fantastik eserler sayılabilir. Farmer Giles of Ham, Tolkien'in dilbilimsel yeteneklerini ve masal anlatma becerisini bir araya getiren, hem eğlenceli hem de düşündürücü bir yapıttır. Ejderhaya karşı gösterdiği zekice yaklaşım, geleneksel kahramanlık anlayışına farklı bir boyut katarken, Giles'in sıradan bir çiftçiden şövalyeliğe yükselişi, okuyucuya kendi potansiyelini keşfetme konusunda ilham verir. Kitabın çizimleri de, hikayenin fantastik atmosferini güçlendiren önemli unsurlarından biridir.

John Ronald Reuel Tolkien (1892-1973), İngiliz bir yazar, şair, filolog ve akademisyendir. Özellikle "The Hobbit" (1937) ve "The Lord of the Rings" (1954-1955) adlı epik fantezi romanları ile tanınır. Tolkien'in eserleri, geniş çapta okunan ve sevilen fantastik edebiyatın temel taşlarından biri olarak kabul edilir. Tolkien, çocukluğunu Güney Afrika'da geçirdikten sonra İngiltere'ye dönerek Oxford Üniversitesi'nde eğitim görmüştür. Birinci Dünya Savaşı'nda görev yapmış ve bu deneyimler, eserlerindeki savaş temalarını ve karakterlerin psikolojisini şekillendirmiştir. Tolkien'in akademik kariyeri, İngiliz Dili ve Edebiyatı üzerine yoğunlaşmıştır ve özellikle Anglo-Sakson ve Cermen mitolojisi, dili ve edebiyatı alanlarında uzmanlaşmıştır. Bu derin bilgisi, yarattığı Orta Dünya evreninin dilsel zenginliğine ve mitolojik derinliğine yansımıştır. Tolkien'in üslubu, detaylı dünya inşası, karmaşık karakterleri, epik anlatımı ve kendine özgü dilleri yaratma yeteneği ile karakterizedir. "Farmer Giles of Ham", "Smith of Wootton Major" ve "Leaf by Niggle" gibi eserleri, daha kısa formatta olmasına rağmen, onun masalsı anlatım tarzını ve mizahi yönünü ortaya koyar. Tolkien'in en önemli eserleri arasında "The Lord of the Rings" dışında, ölümünden sonra yayımlanan oğlu Christopher Tolkien tarafından derlenen "The Silmarillion" da bulunur. Bu eser, Orta Dünya'nın yaratılışını ve ilk çağlarını anlatır. Tolkien, edebiyat alanındaki çalışmalarıyla birçok ödül kazanmıştır, ancak özel olarak "Farmer Giles of Ham" için aldığı belirli bir ödül kayıtlarda öne çıkmamaktadır. Ancak, "The Lord of the Rings" gibi eserleri, dünya çapında büyük bir etki yaratmış ve ona edebiyat dünyasında kalıcı bir yer kazandırmıştır. Tolkien'in dönemi, özellikle iki dünya savaşı arasındaki ve sonrasındaki dönemdir. Bu dönemde, edebiyatta ve sanatta birçok değişim yaşanmış, ancak Tolkien, geleneksel anlatım biçimlerini ve mitolojik temaları koruyarak kendi özgün tarzını yaratmıştır. Onun eserleri, okuyucuları fantastik bir dünyaya taşıyarak, iyilik ve kötülük arasındaki mücadele, dostluk, fedakarlık ve umut gibi evrensel temaları işlemiştir. Tolkien'in dilbilimsel yeteneği, yarattığı Elvish dilleri gibi detaylı dil sistemleri ile de kanıtlanmıştır ve bu da onun eserlerinin benzersizliğini pekiştirir.