The Ministry Of Time Kitabı İnceleme

Kitap Hakkında Bilgiler

The Ministry Of Time, Kaliane Bradley’in 2024’te yayımlanan ve çıkar çıkmaz büyük yankı uyandırjan çıkış romanıdır. Yakın gelecekteki Londra’da geçen bu bilim-kurgu-spy-love hibrit, İngiliz hükümetinin zamanda kurtardığı “expat”ları modern dünyaya adapte etmekle görevlendirilmiş gizli birim “The Ministry” merkez alır. Anlatıcı, Kamboçya kökenli genç bir Filipinli-Kanadalı dil uzmanıdır; adı hiç verilmez, sadece “yeni gözlemci”dir. Ona verilen ilk görev, 1847’de Franklin Kuzeybatı Geçidi seferinde donarak ölmek üzere olan Kaptan Graham Gore’u 2020’lere getirip “kontrollü geçmiş” projesinin pilot deneklerinden biri yapmak ve aynı evi paylaşmaktır. 800 sayfalık kitap, yüksek tempolu bir distopya gerilimi gibi başlasa da hızla bir aşk romantizmine, ardından sömürgecilik araştırmasına, ardından da yavaş yanan bir casusluk hikâyesine evrilir. Bradley, kurgu teknolojinin sınırlarını belirli hiçbir teknik açıklamayla zorlamaz; burada zaman yolculuğu bir “kapı” metaforu olarak durur: geçmişle yüzleşme, korkuları ve suçları eve dönme arzusu. Romanın en güçlü yanı, Viktorya dönemi İngiliz misyonerliği ile modern çokkültürlülük arasındaki gerilimi Graham’ın gözünden ve genç kadının deneyiminden ikili bakışla sunmasıdır. Mizah ve politik doğruculuk karşıtlığı eleştirileri alsa da, 2024 Booker’ın uzun listesine girerek popülerlik ve eleştirel ilgi dengesini yakaladı. Dili, bilim-kurgu terminolojisini klasik İngiliz aşk romanı tonuyla harmanlayıp, günlük absürtlükleri etnografik keskinlikte gözlemlerle sunar. Sonlara doğru hapishanedeki işkence bölümleri okuru rahatsız edecek kadar gerçekçidir; bu, yazarın hem politik hem de bireysel ihanet üzerine kurduğu özneleştirilmiş gözlemidir.

Yazarı Hakkında Bilgiler

Kaliane Bradley, Kamboçya göçmeni bir annenin ve İngiliz babanın çocuğu olarak 1991’de Kanada’nın British Columbia eyaletinde doğdu. Toronto Üniversitesi’nde sosyoloji ve sinema eğitimi aldıktan sonra on yıl boyunca birçok Kızılderili hakları derneğinde medya koordinatörü olarak çalıştı; bu birikim, The Ministry Of Time’in sömürgecilik ve kimlik temalarını oluşturdu. 2018’de UEA (University of East Anglia) yaratıcı yazarlık yüksek lisansına girdi; burada yazdığı kısa hikâyeler Bridport, White Review ve Commonwealth Short Story ödüllerine kısa listeye kaldı. Sinematografik kurgusu, BBC Drama Room stajında senaryo atölyelerine katılmasından geliyor; aynı dönemde “yüksek fikir-geri kalan detay” tekniğini Joyce Carol Oates’in ustalık sınıflarından ödünç aldığını belirtir. Bradley, daha ilk romanında çoktan başucu referansı olan “temsiliyet tartışması”na açıktan müdahale eder: ana karakteri aktarıcı bir “göz” yerine politik özne olarak koyarak kimlik araştırmalarını tür edebiyatıyla birleştirir. Kendall Jenner için kaleme aldığı kısa denemeyi Instagram’da paylaştıktan sonra “Kapitalist yayıncılık” gerekçesiyle bir hayranı tarafından dijital linçe uğraması, medyaya yansıyan ilk kişisel kriziydi; yazar buna, bir röportajında “İçeriden olduğum için sorgulanıyorum, bu ironik” yanıtıyla karşılık verdi. Şu anda kocası ve iki köpeğiyle Norwich’te yaşayan Bradley, ikinci romanında Çin-Amerikan nükleer denizaltıcılarını, Soğuk Savaş’ın sonunu ve Pasifik ada mitlerini iç içe geçiren “The Wide, Wide Sea” üzerinde çalıştığını duyurdu. Hem eski hem yeni medyada kendini “çapkın araştırmacı” olarak tanımlıyorsa da, akademik dergilerde yayımladığı makaleler ve sınır tanımayan kültürel eleştirileri, onu sıkı bir sosyal teorisyen olarak konumlandırıyor. Araştırma gezileri kapsamında Arktik’ten Çin’e kadar uzanan etnografik alan notları, güncel projelerinin omurgasını oluşturuyor. Taşrada büyümüş bir Çin-Kanadalı kadının, Viktor Amundsen’in kayıp güncelerini bulma hikâyesiyle yakında okurların karşısına çıkması bekleniyor.